16 Kasım 2010

Artık kamuya da mal olan kilolarım...

Malumunuz, dün bayramın ilk günü idi. Tüm kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleri ve yetkilileri ise vali ile bayramlaşmak için bir aradaydı. Ben de oradaydım ve evet içlerinden birisinin ‘gazeteciler de bayramlaşsın’ zorlaması ile o uzun kuyrukta bulunan herkesin elini sıkıp ‘İyi bayramlar’ dedim…İnanılmaz zor bir şeydi, ter kan içinde kaldım. Ki ben daha ailemin bayramını bile kutlamamıştım. Daha önce de söylemiştim, zoraki şeylerin kadını değildim….

Neyse, bayramlaşma töreni öncesi bir şey yaşadım, onu paylaşmak için klavyenin başındayım….

Şimdi, biliyorsunuz bir süre önce davullu zurnalı rejime başladığımı anlatmış, bir iki gün ‘Aman çok iyi gidiyor’ diye ifadeler kullanıp size gidişat hakkında bilgi vermiştim. Sonra ne mi olmuştu? Namıdeğer ben, rejim kadını, suskunluğa gömüldüm. Neden mi? Çünkü ‘rejimimi yedim’. Suçluydum, konuşamazdım….

Velhasıl, dün kamu kurum ve kuruluşları da benim artık almış başını giden kilolarımı dikkate almış olacaklar ki yeniden gündeme geldi ve ben bu yüzden suskunluğumu burada bozuyorum. Yahu bu kadar kamuya mal olan kilom olduğunu inanın ben de bilmiyordum…

Dün bayramlaşma töreninin başlamasını beklerken, orada bulunan koltukların üstüne kendimi atmış oturuyordum. Bir kamu görevlisi geldi, onunla bayramlaştık sohbet ettik. Sonra ben yeniden oturdum. Bu sefer bir başkası geldi. ‘Hayırdır yorgun musun’ dedi, ama demez olaydı. Hoopppp az önce konuştuğum kamu görevlisi atlamasın mı. ‘Siz onun BÖYLE göründüğüne bakmayın, çok çalışkandır’ Nasıl ya BÖYLE?!?!?! Evet ben de ona aynen öyle söyledim. ‘Nasıl yani BÖYLE sayın …..?’, ‘Sen anladın, artık kilo vermen lazım’ diyip sırtımı sıvazladı… Hoş bu yaşadığım bir ilk değil. Bundan yıllar önce (tamam abartmayayım en fazla iki üç yıl oldu) bir kurum müdürünü aramak için telefonu elime aldım. Çaldı çaldı çaldı, ve sonunda açtı telefonu. ‘Sayın bıdı bıdı ben bilmem nereden Gamze’ dedim, ‘ha Gamze dedi, sen hala zayıflamadın mı?’ Hönkkkk, ne alaka ya…. Ne sorusu kaldı ne de başka bir şeyi. Gülmekten yerlere yattım. Zaten gülmek için ayarlanmış bütün iç techizatım….

Neyse efendim, peki ben ne yaptım, ya da neye karar verdim. Diyetisyene gitmeye. Ne zaman, bayramdan sonra. Peki neden ? Çünkü bayramdan önce işler yoğundu gidemedim. Peki söz veriyor muyum? Eeeevveeeeeeeettttttt. Aferin bana o zaman… Yakında beni filinta gibi göreceksiniz, tamam tamam üj bej ay sonra ama göreceksiniz. Şşşş ben bu sözleri bir yerden anmımsıyorum demeyin, karıştırmayın orasını….

4 yorum:

Syhn dedi ki...

:))
göster kendini hadi bakalım!!
bliyorum istersen yaparsın.. önümüzde çikolata tatlı ye diye dayatılacak bayramlar çok uzaklarda kalıyor bir gün sonra ;) dolayısıyla mazaret istemez :Pp

dersaadet dedi ki...

Evet evet ben de kendime güveniyorum. Zaten bugün bir fala baktırdım, anammm anammm:)) Süperdi. Kısacası 'Güzel günler göreceğiz çocuklar' :))

Hamit SEÇİL dedi ki...

mutlu insanlar biraz kilolu olurlarmış. Şimdi diyetisyene giderek mutluluğunumu törpileyeceksin sen gamze iyi düşün

dersaadet dedi ki...

Artık çok geç. Yarın randevum var:))) Ayrıca ben her zaman mutluyum bilmiyor musun:)